GEZDİM GÖRDÜM | Kasım'da Paris -3

Serimiz son kısmında  ilham dolu Paris'in trend ve tasarım semti olan Le Marais'den bahsedeceğim.

Buraya metro ile gelecekseniz Hotel de Ville istasyonunda iniyorsunuz ve başlıyorsunuz ara sokaklardan ilerlemeye. Bizim girdiğimiz ilk sokak  Rue de Temple oldu.Bu sokağın sonundan sağa döndüğünüzde Rue Ste Croix de la Bretonneire 'e çıkıyorsunuz.Karşımıza harika bir tasarım dükkanı çıkyor: FLEUX


İçeri girdiğiniz anda oraya mı ,buraya mı baksam diyorsunuz ve o kadar güzel bir sürü şey arasında kayboluyorsunuz.





Bu mutfak saatleri de çok güzel ,aynı zamanda altındaki düğme ile mutfak zamanlamanızı ayarlayabiliyorsunuz.


İşte bu kupalar yine karşıma çıktı...Scrabble!

Lego not defteri kapakları ....




İşte benim bebeklerim...

Aynı sokakda  Alman orjinli tasarım butiği olan DOM 'a girdik daha sonra.
Mağazaya girdiğiniz anda simsiyah bir ortam içerisine giriyorsunuz,tavan ,duvarlar her yer siyah...Bu siyahlık içerisinde tasarım objeler ve beyaz parıldayan tüller dikkat çekiyor.Mağazanın alt katı çok kasvetli:)



Tabiki Paris Dom'da olabilecek bir obje!


Mağazanın girişi.




Mağazadaki Noel ağaçları farklı seçenek arayanlara örnekler sunuyor.
 Yine Galata'da ilk defa karşıma çıkan Lomography mağazası burada da bulunuyor.(Galata'da ki çok daha büyük ve güzeldi.)


Buralarda gezebileceğiniz bir sürü sokak bulunuyor,Rue Ste Croix de la Bretonneire'den sağa saptığınızda  Rue De Bourg-Tibourg 'a geliyorsunuz.Burada benim ısrarla gelmek istediğim dünyanın dört bir yanından çay çeşitleri sunan çay salonu Mariage Freres bulunuyor.Burada hemen çaylar deneyip dinleniyoruz.
Çay siparişi vermek hiç bu kadar zor olmamıştı benim için.5000 çeşit çay seçeneğini ve menu yanında getirdikleri çay tarihi kitabını görmeniz gerekiyor!
Sadece çay değil öğle yemeği içinde harika menuleri var.
Noel çaylarından alıp buradan ayrılıyoruz:(



Hemen Mariage Freres'in yanında bulunan Cuisinophilie adında  vintage mutfak aletlerinin satıldığı küçük bir dükkan bulunuyor.Maalesef benim gittiğim cumartesi günü kapalıydı.Benim gibi siz de nostaljik ürünlere meraklıysanız mutlaka uğrayın. 

Bu  bölgede Rue le Franc,Rue Des Blancs Manteaux,Rue Des Rosiers ,Rue de Sevigne  ve daha bir çok ara sokaklarında giyimden aksesuara bir sürü farklı tasarım mağazaları aynı zamanda cafeler  bulabilirsiniz.

Bu bölgede aynı zamanda  Musee Carnavalet,Musee Picasso  da bulunuyor.
Rue de Rivoli 'den aşağıya doğru yürürken renkli ve orjinal kıyafetli kişiler görmemiz çok mümkün ,ne de olsa tasarım bölgesindeyiz!

Uzunca bir yürüyüşten sonra galeri bölgesine geldik!
Bu bölgede harika galeriler var!













Çok merak ettiğim Merci mağazsı için BD Beaumarchais 'e geliyoruz.
Bu cadde de tasarım mağazalar mevcut.Bunlardan biri Atelier Saint Sabin.


Bu caddenin en sonunda bulunuyor Merci Mağazası.
Daha mağazaya girmeden ne kadar güzel bir yer olacağını tahmin edebiliyorsunuz.
Mağazada kıyafet,kırtasiye,mobilya her türlü tasarım objesi ile karşılaşmanız mümkün.


Mağazaya bu şekilde bir avludan giriyorsunuz.(Zaten Paris'de tüm apartmanlarda avlu bahçeleri mevcut.)



Bu eteğe bayıldım,ancak tasarımın olduğu her alanda olduğu gibi fiyatlar çok yüksek:(



Mobilyalar da çok hoşuma gitti.





Aynı zamanda mağazanın iç tasarımı da çok güzel.



Kısaca burada her şey çok güzel:)

Burası da kasalar bölümü ,tabi burada da sırada beklemek zorunda kaldım.
Küçük de olsa bir şeyler aldım bu orjinal mağazadan.

Le Marais gezimizi bu bulvarda sonlandırıyoruz.

Evet gezdim gördüm ve hemen hemen hepsini paylaşmaya çalıştım sizlerle...Yine de Paris'de çok şey kaldı göremediğim .
Son olarak;
Mutlaka Sacre Coeur 'deki ressamlar tepesinde resminizi yaptırın ve  cafelerde oturun ...
Metroyu en az bir kere kullanın ve mümkünse Paris'de her yerde görebileceğiniz bu bisikletlerle gezinizi yapın.(tabii havalar müsaitse:)




Başka gezilerde görüşmek üzere diyorum:)

Hiç yorum yok